Kardeşi Beşar kaçtı, o da listenin başında! HTŞ Maher Esad’ın peşinde: suikast, kimyasal silahlar, uyuşturucu kaçakçılığı…

Suriye’de tarihi günler yaşanmaya devam ediyor. Muhalif grupların Beşar Esad hükümetine karşı 27 Kasım’da başlattığı operasyon, 12 gün sonra Esad hükümetini devirdi. Esad ailesiyle birlikte Moskova’ya kaçtı. Nerede olduğu belli değil ama Suriye’de kontrolü ele geçiren HTŞ’nin listesinin başında yer alan isimlerden biri hiç şüphesiz Beşar Esad’ın kardeşi Mahir Esad.

HTS “SAVAŞ SUÇLULARINI” AVLIYOR

HTŞ lideri Ahmed el Şara (Ebu Muhammed el Julani) Salı günü, işkence ve savaş suçlarından sorumlu eski üst düzey hükümet yetkililerini kovuşturma sözü verdi.

Al-Shara, şunları söyledi: “Suriye halkına işkence yapan suçlu ve katillerin yanı sıra güvenlik ve askeri yetkililerin de adalet önünde hesap vermesini sağlamakta kararlıyız. Savaş suçlularını yargılamaktan vazgeçmeyeceğiz. Bu suçluların da takipçisi olacağız. Kaçtıkları ülkelere giderek hak ettikleri cezayı almalarını sağlayın, “Faillerin isimlerini içeren ilk listeyi yakında açıklayacağız” dedi.

Al-Shara ayrıca savaş suçlarına karışan üst düzey askeri ve güvenlik yetkilileri hakkında bilgi veren herkese ödül verileceğini de sözlerine ekledi.

GÖZLER KARDEŞ ESAD’A ÇEVRİLMİŞTİ

HTŞ’nin bu açıklamasıyla gözler, Esad ailesinin tutucusu olarak bilinen ve “iktidarın acımasız yüzü” olarak tanımlanan Maher Esad’a çevrildi.

ESAD AİLESİ RUSYA’YA SIĞINDI

Rus haber ajansı TASS’ın haberine göre Esad ve ailesi Moskova’ya ulaştı. Rusya onlara sığınma teklif etti. Bu arada tarihin en zengin mültecisi Beşar Esad’ın Rusya’ya kaçarken yanında 135 milyar dolar götürdüğü öğrenildi.

UYUŞTURUCU TİCARETİNDEN PARA KAZANDI

Al Monitor ve NDTV’nin haberine göre; Esad’ın kardeşi ve Hafız Esad’ın en küçük oğlu 56 yaşındaki Maher Esad, rejimin en önemli oyuncularından biriydi. Hem Suriye ordusunun hem de İran’la ittifakın kilit isimlerinden biri olan Mahir, 4’üncü Tümenin komutanıydı. Son derece sadık bir güç olan bu tümenin, uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığına karışarak büyük bir ekonomik güç elde ettiği bildirildi.

ADI ZULÜMLE TANIŞILDI

Mahir’in, Esad rejiminin çıkarlarını koruyan Şabiha (Hayaletler) adlı milis grubuna gayri resmi olarak liderlik ettiği de iddia ediliyor. Mahir’in zulüm konusundaki ünü, protestoculara yönelik şiddetteki rolünden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle 2011 yılında AB tarafından kendisine yaptırım uygulandı.

SUİKASTIN ANA ŞÜPHELİLERİNDEN BİRİ

Mahir’in adı, 1999’da kayınbiraderi Asef Şevket’in öldürülmesinde de adı geçmişti. 2005’te Lübnan Başbakanı Refik Hariri’ye düzenlenen suikastın şüphelileri arasında yer alıyordu.

KİMYASAL SİLAHLARIN ATEŞLENDİRİLMESİNE Tutuklama Emri

Geçtiğimiz Kasım ayında Fransız adli makamları, Esad, 4’üncü Zırhlı Tümen komutanı kardeşi Maher Esad ve Suriyeli iki general Ghassan Abbas ve Bassam el-Hassan hakkında, savaş suçlarına karıştıkları gerekçesiyle uluslararası tutuklama emri çıkarmıştı. insanlığa karşı suçlar. Bazı haberlerde, saldırılarda kullanılan sarin dolu roketlerin 4’üncü Zırhlı Tümen’e bağlı birlikler tarafından atıldığı belirtildi.

Uluslararası toplumun gündemine oturan Doğu Guta bölgesinde 21 Ağustos 2013’te yaşanan kimyasal silah katliamında 1.400’den fazla sivil hayatını kaybetmişti.

GİZLİ VE RESMİ GAYRİ TUTUK MERKEZLERİ

AA’da yer alan bilgiye göre; Suriye’de de Esad rejiminin muhalifleri gözaltına aldığı merkezler vardı ama bunlar neredeyse gizliydi. SNHR ve diğer insan hakları örgütlerine göre kurulan gizli gözaltı merkezlerinin amacı daha ağır işkenceler yaşatmaktı. Bu işkence merkezlerine düşenlerin kaçma şansı yoktu. Bu merkezler, devrik lider Esad’ın kardeşi Mahir Esad’ın komutasındaki 4’üncü Bölüğe bağlıydı.

Rejim, özellikle 2012’nin başlarında bazı evleri, villaları ve stadyumları gözaltı merkezlerine dönüştürdü.

Hama’nın kuzeybatısındaki Deir Shmeyl kampının da bu tür gözaltı merkezlerinden biri olduğu ortaya çıktı.

ABD YÖNETİMİ HTS’Yİ TERÖR LİSTESİNDEN ÇIKARACAK MI?

Bu arada ABD yönetiminin, “Suriye’deki yeni yönetim” ile iş birliği yapmak amacıyla halen yabancı terör örgütleri listesinde yer alan Hayat Tahrir El Şam’ı (HTS) terör listesinden nasıl çıkarmayı düşündüğü öne sürüldü. . “.

AA’nın Amerikan NBC News kanalına konuşan ismi açıklanmayan iki üst düzey Amerikalı yetkiliye dayandırdığı haberine göre; Joe Biden yönetimi HTŞ’nin durumuna ilişkin olası senaryolar üzerinde çalışıyor.
Edinilen bilgiye göre ABD yönetimi, halen yabancı terör örgütleri listesinde yer alan HTS’nin bu listeden çıkarılması için gerekli değerlendirmeleri yapıyor.

Konuşan yetkililerden biri HTŞ’nin “yakında” terör listesinden çıkarılabileceğini söylerken, diğer yetkili ise henüz değerlendirme sürecinin ilk aşamasında olduğunu söyledi.

Yetkililer, bu adımın amacının ABD ve diğer ülkelerin “Suriye’deki yeni yönetim” ile rahat çalışmasını kolaylaştırmak olduğunu söyledi.

Bu bağlamda söz konusu yetkililer, HTŞ lideri Ahmed el-Şara’nın (Ebu Muhammed el-Julani) başına konulan 10 milyon dolarlık ödülün kaldırılabileceğini söyledi.

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı, konuya ilişkin yaptığı son açıklamada, şu anda HTS’nin terör listesinden çıkarılmasına yönelik bir politika değişikliğinin bulunmadığını kaydetti.

ABD, 2018 yılında HTŞ’yi yabancı terör örgütleri listesine aldı.

SURİYE’DE NELER OLDU?

27 Kasım’da Suriye’de rejim karşıtı silahlı gruplarla Beşar Esad güçleri arasındaki çatışmalar yoğunlaştı.

30 Kasım-7 Aralık tarihleri ​​arasında gruplar Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi büyük illerde hakimiyet kazandı.

7 Aralık’ta başkent Şam’a girmeye başlayan gruplara kitlesel destek verilmesiyle rejim, Şam ve birçok bölgede kontrolü tamamen kaybederek çöktü.

Baas Partisi’nin 61 yıllık iktidarı sona erdiğinde Esad rejiminin lideri başkentten kaçtı.

Öte yandan Suriye Milli Ordusu, Aralık ayında başlattığı Özgürlük Şafağı Harekatı’nın ilk gününde Tel Rıfat ilçe merkezini PKK/YPG terör örgütünden kurtardı.

Operasyonda Münbiç ilçesinin özgürleştirilmesiyle Fırat Nehri’nin batısındaki en büyük terörist sığınağı haline gelen bölge, PKK/YPG’den temizlendi.